İsmail KARAMAN

 

 

Şehit Düştüğü Tarih: 6 Temmuz 2001

 

Şehit Düştüğü Yer: İstanbul

 

Doğduğu Tarih: 24 Haziran 1977

 

Doğduğu Yer: Malatya, Akçadağ, Kepez

 

Mezar Yeri: Kürecik Merkez, Malatya

 

 

İsmail KARAMAN yoldaşımız 6 Temmuz’da Avcılar-Firuzköy’de ölüm mangaları tarafından katledildi. Bilerek, planlayarak, sağ yakalama amacı taşımadan kurşun yağdırdılar halka umut ve inanç taşıyan yüreğine. Yoldaşımızı katleden “Terörle Mücadele Polisleri” defalarca, gözaltına aldıkları her taraftarımıza, “İsmail’i öldüreceklerini” anlattılar. Katlettiler.

 

İSMAİL KARAMAN: “Böyle bir düzende yıllarca yaşasam da

devrimciliğimin bir gününe eşdeğer değildir”

Malatya-Akçadağ-Kepez köyünde 24 Haziran 1977’de doğan İsmail KARAMAN yoldaşımız, FIRAT TAVUK ÖLÜM ORUCU BİRLİKLERİ komutanıydı. İlkokul öğrenimini yaptıktan sonra geldikleri İstanbul’da konfeksiyonlarda tekstil işçisi olarak çalıştı. Örgütümüzle 1996 ölüm orucu direnişi döneminde tanıştı. Dışarıda destek eylemlerine katıldı. Örgütlü ilişkiler içine girdi. Örgütlü ilişkiler içinde yer almasını şöyle açıklıyordu İsmail: Malatya şehitlerinden Hasan Erkuş, Mustafa Kemal İnan'ı, Dersim şehidi Özgür Kılıç'ı şahsen tanıyor olmam ve yoksulluğun ezikliğini çok yaşamış olmamdır.”

Yenibosna’da demokratik alanda faaliyet yürüttü. Şehit yoldaşımız Sadık Mamati’nin sorumluluğunda Topkapı Mahalli Alan Örgütlenmesi’nde sorumluluklar aldı. 1999 yılında mahalli alan illegal örgütlenmesinde istihdam edildi. Bu dönemde Milis faaliyeti de yürüten yoldaşımız düşmandan hesap sorma isteğini her fırsatta gösterdi. Yapılmayan bir iş varsa o işin hemen gönüllüsü olup, yapandı. Sorumluluk bilinciyle, devrimci saflığı ve dürüstlüğüyle genç yoldaşlarımıza örnek oldu. Devrimcilik onun için her türlü zorluğa katlanmaya değer bir işti.

Devrimcilik ve partimizin anlamı onun cümleleriyle şöyleydi: Yaşamıma anlam katandır. Böyle bir düzende yıllarca yaşasam da devrimciliğimin bir gününe eşdeğer değildir. Çünkü onaylamadığım bir kültür bir işleyiş. Yozluk içinde yalnız onursuzluğu barındıran düzende yaşamın anlamsız olduğunu düşünüyorum. Böyle temiz onurlu hiç kimsenin dil uzatamayacağı bir mücadele içerisinde olduğum için şanslıyım ve gurur duyuyorum, partimi yoldaşlarımı halkımı seviyorum.”

19 Aralık’ta, ölüm oruçlarında katledilen yoldaşlarının hesabını sormak için öfkeyle, büyük bir kinle kuşandı silahını. Hesap sordu katiller sürüsünden. Katliamlarının karşılıksız kalmayacağını, oligarşinin şiddetine karşı halkın da devrimci şiddetinin olduğunu gösterdi.

İsmail yoldaşımız savaşçı, militan kişiliğiyle örnektir. [Şehit düşmesinden] bir süre önce yüzlerce işkenceci katil tarafından kuşatıldığı evde düşmanla karşı karşıya geldiğinde tereddütsüz silahını çekip işkenceci bir komisere hak ettiği cezayı vererek kuşatmayı yarıp elinde silahıyla çıkabilmiştir.

Yazdığı bir raporda şöyle diyordu; “Direnişin her geçen gün yeni şehitler verdiği bu sürecin benim için önemli bir sınav olduğunu düşünüyorum. Yarın fiziki olarak yaşamayan ama bizleri yarattıkları değerlerle sorgulayacak olan şehitlerimiz karşısında başım dik ve onlarla olduğum bu sınavı başarılı olarak geçerek şehitlere ve partime karşı sorumluluğumu yerine getireceğim.”

Sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirdi yoldaşımız.

Savaşçılarımız, tüm yoldaşlarımız, diğer şehitlerimize olduğu gibi ona karşı da sorumluluğunu yerine getirmekte tereddüt etmedi.

Şehitlerimize karşı sorumluluğumuz; onların özlemi, düşü olan bağımsız, demokratik bir ülkeyi armağan etmektir. Uğruna canlarını verdikleri halkın iktidarını kurmaktır.

Halkımıza ve şehitlerimize bir kez daha söz veriyoruz ki; binlerce, onbinlerce katledilsek de, kanlarımız deryayı tutsa da ülkemizi emperyalistlerden ve onların işbirlikçilerinden kurtaracağız.

 

(Yukarıdaki özgeçmiş bilgileri, Devrimci Halk Kurtuluş Cephesi Basın Bürosu’nun 7 Temmuz 2001 tarihli, 197 No’lu Açıklamasından alınmıştır.)

 

 

Hakkında Daha Geniş Bilgi İçin...


2000-2007 Büyük Direnişi:


Yoldaşları, yakınları İsmail Karaman’ı Anlatıyor:

 

Geri