Güler
CEYLAN'ı Yakınları, Yoldaşları Anlatıyor:
Bir Yoldaşı Anlatıyor:
"Hareketi
Tanıdığımda Yaşadığımı Fark Ettim"
Güler'i ilk tanıdığımda UKİ'de çalışıyordu ve diğerleri arasından kolayca seçiliyordu.
Çünkü tekstil işkolunda çok yaygın olan arabesk, kozmopolit ve özentilerle dolu
yaşam biçimini benimsememişti, bunu da her tavrına yansıtıyordu. O günlerde
örgütlü mücadele etmenin gerekliliğine inandıkları için diğer arkadaşlarıyla
birlikte sendikalaşmak için mücadele ediyorlardı. Her an aynı işyerindeki
arkadaşlarının sendikalaşması için çaba sarf ediyor canla başla koşturuyordu.
Bir süre sonra işverenin gözüne battığı için 7
yıldır çalıştığı UKİ'den atıldı. Ama yıl-madı, birçokları gibi evine kapanmadı. "Örgütlü
mücadele için devam" dedi ve tekstil işkolunda çalışmaya devam etti.
Mücadele içinde kendini her gün yenileyen,
geliştiren Güler yoldaş ikili sohbetlerimizde olsun, toplantılarda olsun sık sık "Hareketi, mücadeleyi tanıdığımda yaşadığımı fark
etim. Eskiden daha içine kapanıktım ve sorunları içime atardım. Artık hareketi
tanıdım, kavgayı tanıdım. Hiç kimse ağlayan sızlayan bir Güler'i
bundan sonra göremez, artık mücadeleci Güler var. Hareket için canımı bile
vermeye hazırım" derdi. Öyle de yaptı.
Harekete ölesiye bağlıydı. Hareketle yeni
tanışmasına rağmen darbecilik sürecinde kendisiyle evine gelip görüşmek isteyen
darbecilere "Yoldaşlarım ve hareketim sizlere karşı ne yapıyorsa doğrudur.
Ben sizinle konuşmam" diyerek onları kovmuştu. Harekete bağlılığı ile kısa
sürede kendini kanıtlayan ve daha farklı görevler üstlenerek savaşçı olan Güler'in anısını tekstil işçileri olarak yaşatacak ve
onların açtığı yoldan ilerleyeceğiz.